Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı’nın taze meyve satışıyla ilgili olarak yayımladığı genelgeyle esnafın meyve satışına başladığını söyleyen Şahin, “Taze meyve tüketilsin diye aldığımız fiyata veriyoruz ama satılmıyor. Esnaf, meyveleri alıp çöpe atıyor” diye konuştu. Kantinlerin fiziki koşullarının yetersizliğinden bahseden Şahin, şunları anlattı:
“Ankara’da tüm kantinler her yıl Tarım İl Müdürlüğü tarafından en az iki kez denetlenir. Bunun yanı sıra Zabıta Müdürlüğü denetim yapıyor. Okul aile birliklerinin denetim ekibi var. Okullar, müfettişler tarafından denetleniyor. Şikayet olması halinde biz de denetliyoruz. Kantinler kadar denetim ağı oturmuş başka bir gıda sektörü yok.
Kantinci kaçak bir ürün satmıyor. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’ndan üretim izni alınmış ürünler satılıyor. Bazı gıdaların satışı yasaklanarak obezitenin önüne geçilemez. Obezitenin ilacı eğitim. Eylül ayında bütün okullarda okul aile birlikleri toplanacak. Bu noktada konunun uzmanları, Sağlık Bakanlığı ya da Tarım Bakanlığı devreye girerek, okul aile birliklerine obezitenin ne olduğunu anlatabilirler.. Çocuklara gazlı içecek ya da cips sattığımız için günah keçisi ilan ediliyoruz.
Önce veli eğitilmeli
Kantinciye bu ürünlerin satışını yasaklamak çözüm değil. Bu, eğitimle çözülebilecek bir sorun. Önce veli eğitilmeli. Bazı okullarda kantin olarak kullanılmak üzere fiziki koşulları uygun yer yok. Kantinler 10-15 metrekare. Merdiven altından yeni yeni çıkmaya çalışıyor. Her şeyi bir anda değiştiremiyorsunuz. Biz hamburger satıp para kazanacağımıza, yemek satmayı tercih ederiz. Ancak yemek satabileceğimiz fiziki koşullar yok. Ankara’daki okul kantinlerinin bile fiziki koşulları yetersizken, bütün ülkedeki kantinleri yasaklar koyarak değiştiremezsiniz.
Türkiye çağ atladı
Türkiye kantincilik alanında çok yol kat etti. 2005 yılından bu yana çağ atladı. Eskiden kantinlerle ilgili bir yönetmelik yoktu. Kantincilerin, alanında eğitim görmesi ve ustalık belgesine sahip olması gerekiyor. Bu da uzun bir süreç gerektiriyor. İlkokul mezunlarının ustalık belgesine erişim süresi dört yıl. Lise mezunlarının üç yıl. Ankara’da sekiz tane mesleki eğitim merkezi var. Haftanın bir günü, buralarda kursa gitme zorunluluğu bulunuyor. TSE standardı hazırladık ama Milli Eğitim Bakanlığı bize bu standarda uygun kantin yeri tahsis edemiyor.
Türkiye koşullarını göz önüne aldığımız zaman, bir olumsuzluk görmüyorum. Avrupa’da kantin işletmeciliği alanında eğitim veren başka ülke yok. Kantincilik alanında eğitimin zorunlu olduğu ve eğitim sürelerinin bu kadar uzun olduğu tek ülke Türkiye.”