Aydemir: ‘Akif Milli ferasetin sesi, basiretin ifadesidir’

Türk Parlamenter Gazeteci ve Yazarlar Birliği Başkanı İbrahim Aydemir, ‘Milli Şairimiz Akif’i hakka vuslatının 88’inci yılında özlem, saygı, minnet ve rahmetle yad ediyor; çizdiği ufuk, gösterdiği yol, vurguladığı hakikatte sabit kadem olma ahdimizi yineliyoruz. ‘ dedi.

GAZZE

Milli Şair Akif’in dile getirdiği gerçeklerin, asrın idraki ve İslam Alemine yönelik tespitlerinin bir asra yaklaşan süreçte bir kez daha ortaya çıktığını kaydeden Aydemir, ‘Onun, ‘Müslümanlık nerde, bizden geçmiş insanlık bile/ Adem aldatmaksa maksat, aldanan yok nafile’ vurgusunun Gazze’de işlenen soykırımla bir kez daha ifade bulması, İslam aleminin bölünmüş ve parçalanmış olduğu gerçeğinin tezahürü manidardır’ dedi.

İSLAM ALEMİ

Gazze başta olarak İslam Dünyasında oluşan kan ve gözyaşı manzaralarının ibret verici olduğu, bunun Milli Şair Akif’in altını çizdiği vahdet ve tevhid yolundan sapma neticesinde oluştuğunun altını çizen Aydemir, ‘O, ‘Kaç hakiki Müslüman gördümse hep makberdedir/Müslümanlık bilmem amma galiba göklerdedir’ serzenişiyle İslam alemini uyarmış, birlik ve kardeşlik kaydında bütünleşme gerçeğinin sesi olmuştur. ‘ değerlendirmesinde bulundu.

İSLAM COĞRAFYASININ HALİ

Gazze gerçeği kaydında Filistin odağında insanlık katillerince kan ve gözyaşından oluşan bir harita oluşturulduğuna dikkat çeken Aydemir,  ‘Milli tefekkür abidesi Akifimiz’in:

‘Geçenler varsa İslâm’ın şu çiğnenmiş diyarından/Şu yüz binlerce yurdun kanlı, zâirsiz mezarından/Yürekler parçalar bir nevha dinler reh-güzârından/Bu mâtem, kim bilir, kaç münkesir kalbin gubârından/Hurûş etmekte, son ümmîdinin son inkisârından? dizeleri İslam alemi olarak halimizin tarifidir’ dedi.

HAK VE BATIL MÜCADELESİ

Akif’in hak ve batıl mücadelesinde Hakkın Sesi olduğu, eserlerinde zulüm karşısında Müslümanların tek vücud olması gerektiğini her daim vurgulayarak, diriliş çağrısı yaptığını hatırlatan Aydemir, ‘

‘Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem’ diyen Akifimiz;

‘Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim/ Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim!

Adam aldırmada geç git!, diyemem aldırırım/ Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!’ nidasıyla İslam alemi için bir duruş vurgusu yaptığını belirterek, Akif’İn ‘Baksana kim boynu bükük ağlayan/ Hakk-ı hayâtın senin ey Müslüman/Kurtar o bîçâreyi Allâh için/Artık ölüm uykularından uyan’ dizelerini hatırlattı.

VAHDET VE TEVHİD ÇAĞRISI

Akif’in, ‘Şehâmet dîni, gayret dîni, ancak Müslümanlıktır/ Hakîki Müslümanlık en büyük bir kahramanlıktır’ ifadesiyle İslam alemine yol haritası gösterdiğini bildiren Aydemir, ‘Akifimiz,  ‘Târîhine mev’ûd-i ezelken ‘ebediyyet’/Ey, tefrika zehriyle şaşırmış giden, ümmet/’Nisyân’a çıkan yolda mı kaldın güm-râh? Lâ-havle ve lâ-kuvvete illâ billâh’ ibaresiyle İslam’ın tevhid ve vahdet ekseniyle uyuşmayan haline dikkat çekmiş, tarihe not düşmüştür. ‘ dedi.

Aydemir, ‘Milli şairimiz Akif’in temsil ettiği değerler kimliğimiz, Milli Marşımızla cihana tebliğ ettiği kararlılık benliğimiz, tespit ve vurguları gönül sesimizdir. Onun davası yolunda bulunmak ve yoldaşı olmak şerefimizdir. ‘ vurgusunu yineliyerek, ‘Merhum Mehmet Akif Ersoy’un, önsözü İstiklal Marşı olan Safahat’ını, manası ve verdiği ilhamla yeni nesillere aktarmak, Akifimizi anlatmak milli bir vecibedir. Allah’ın rahmeti üzerine olsun. ‘ dedi