Siyasi ve uluslararası gündeme ışık tutan Kriter dergisinin Şubat sayısında, son dönemde Türkiye karşıtı lobi faaliyetleri yürüten Birleşik Arap Emirlikleri (BAE)’nin dünden bugüne ne tür karalama kampanyalarına nasıl destek sağladığına ilişkin çarpıcı bir yazı yer aldı.
Gökhan Ereli tarafından kaleme alınan yazıda, Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) lobi faaliyetleri ayrıntılarıyla ele alındı. BAE’nin askeri müdahalelerle sağlayamadığı güç ve statüye ulaşmak amacıyla alternatif yol olarak lobicilik faaliyetleri gibi araçları yoğun bir şekilde kullandığı kaydedildi.
İLLEGAL YOLDAN DESTEK
Hükümetler arası lobicilik faaliyetleri BAE’nin Londra ve Washington’daki büyükelçilikleri tarafından yapıldığı vurgulayan Ereli’nin yazısında şu ifadeler yer aldı: “BAE son dönemde Türkiye, Katar ve İran’ın Ortadoğu’daki etki alanlarını doğrudan veya dolaylı olarak sınırlandırmak ve kendisinin Yemen ile Libya’da devam eden angajmanlarına uluslararası kamuoyu desteği oluşturmak amacıyla lobi faaliyetlerini hızlandırmış, medya gruplarını kasıtlı olarak söz konusu ülkelerin aleyhine bilgi üretimi ve yayımı için kullanmaya başlamıştır. Bu bakımdan BAE, Washington çevrelerinde ve Avrupa başkentlerinde lobicilik faaliyetlerini legal ve illegal yollardan finansal gücü ile desteklemekten geri durmamıştır. BAE’nin bu anlamdaki faaliyetleri tek tip olmadığı gibi bunları mümkün kılan ve finansal olarak destekleyen aktörler de çeşitlilik göstermektedir.”
İŞBİRLİĞİ İÇİNDEKİ ABD’Lİ FİRMALAR
ABD özelindeki lobicilik faaliyetlerinin Kongre üyeleri ile gerçekleştirilen görüşmeler, gazeteciler ile yapılan röportajlar ve diğer çeşitli etkinliklerini kapsadığı belirtilen yazıda, BAE’nin ABD’de bir dönem fon aktardığı veyahut halen fon aktarmaya devam ettiği yatırım ve danışmanlık firmaları da şöyle sıralandı:
The Harbour Group, The Harper Group, Camstoll Group, FDD (The Foundation of Defense for Democracies), Open Society Foundations, Circinus, Center for American Progress (CAP), Middle East Institute, Project Associates, Center for Strategic and International Services, Aspen Institute, The East and West Institute, Center for New American Security.
MİLYONLARCA POUND FON
Yazıda ayrıca BAE’nin İngiltere’de, akademiden düşünce kuruluşlarına uzanan ve lobicilik faaliyetlerini kapsayan bir ağı bulunduğu ve BAE ile iş birliği olduğu bilinen kuruluşlara milyonlarca pound fon aktardığı kaydedilerek, “BAE’den son 20 yılda 8 milyon pound dolaylarında fon alan University of Exeter Islamic Studies programı örnek verilebilir. Exeter fonlamasının Şarika Emiri Şeyh Sultan bin Muhammed el-Kasımi tarafından yapıldığı bilinmektedir. Bunun yanında, Chatham House kuruluşu 2015-2016’da gerek Muhammed bin Zayid’in ofisinden 99 bin pounda yakın ve gerekse BAE Dışişleri Bakanlığı’ndan 25 bin pounda yakın ayrı ayrı fon almıştır. İngiltere’de Royal United Services Institute (RUSI)’ye ve London School of Economics’in (LSE) Kuveyt ile ilgili bir programına 9 milyon ve 5,8 milyon pound ayrı ayrı olmak üzere BAE fonu sağlandığı tahmin edilmektedir” ifadeleri yer aldı. BAE’nin ABD’de ise 2016-2017’de Ortadoğu bölgesi ile ilgili çalışmalar yürüten bir kuruluş olan Middle East Institute’ın (MEI) üstlenmiş olduğu Katar ve İran karşıtı bir programa 20 milyon dolar aktardığı kaydedildi.
FETÖ İLİNTİLİ PLATFORMLARA DESTEK
BAE’nin ABD’deki lobicilik faaliyetlerinin bir kısmını Türkiye karşıtı kuruluşların desteklenmesi ve eski üst düzey bürokratlardan danışmanlık adı altında lobicilik hizmeti alınmasına ayırdığı belirtilen yazıda, “BAE bu amaçla ABD’de FETÖ terör örgütü ile ilintili platformlara da fonlarla destek sağlamakta ve bu platformlar ile iş birliği içerisinde hareket etmektedir. Özellikle BAE’nin 15 Temmuz 2016 darbe girişimine, Türkiye’nin terörden arananlar listesinde kırmızı kategoride bulunan Muhammed Dahlan aracılığıyla fon aktarmış olması, ABD’de Türkiye karşıtı lobicilik faaliyetlerinde FETÖ terör örgütü ile de iş birliği yapmasını anlaşılabilir kılmaktadır. Nitekim 9 Ekim 2019’da Türkiye sınırında YPG/PKK terör örgütünün bir koridor oluşturmasını engellemek amacıyla Türk Silahlı Kuvvetleri ve Suriye Milli Ordusu’nun başlatmış olduğu Barış Pınarı Harekatı da, BAE’nin ABD’deki lobicilik faaliyetlerine konu olmuştur. Abu Dabi’de bir şubesi bulunan Akin Gump Strauss & Feld LLP şirketi aracılığıyla BAE otoritelerinin Barış Pınarı Harekatı sebebiyle Türkiye’ye yaptırım uygulanması konusunda Kongre üyelerine lobicilik faaliyetlerinde bulundukları ortaya çıkarılmıştır” denildi.
TERÖR ÖRGÜTÜYLE İTTİFAK
BAE’nin Türkiye karşıtlığının katalizörü olarak desteklediği bir diğer platformun Kasım 2017’de Türkçe, İngilizce ve Arapça yayın yapmaya başlayan Londra merkezli Ahval internet sitesi olduğu kaydedilen yazıda şu ifadeler yer aldı: “Ahval sitesine olan BAE desteğinin BAE’ye bağlı The Arab Weekly platformu aracılığıyla sağlandığı belirtilmektedir. 2017’de kurulan Ahval’in başına FETÖ’den aranan firari Yavuz Baydar’ın genel yayın yönetmeni olarak atanması, Ahval ve BAE’nin Türkiye karşıtlığı üzerinden zemin kazanmaya çalıştığını göstermektedir. Ahval sitesinin genel yayın yönetmeni firari Yavuz Baydar’ın kurucularından olduğu bir diğer kuruluş olan Platform 24, George Soros’un sahibi olduğu Open Society Foundations tarafından fonlanmaktadır. Ahval sitesinin İngilizce versiyonunun başına da yine FETÖ ile iltisaklı İlhan Tanır getirilmiştir. BAE, darbe girişiminin başarısızlığa uğratılması aşaması ve sonrasında kendi medya kaynaklarından da asılsız, mesnetsiz ve safsata yığını haberlere yer vermişti. 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sırasında Sky News, Al Arabiya gibi BAE’nin medya platformları darbecilerin başarılı olduğunu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ülkeyi terk ettiğini iddia eden safsataları haber yaptılar. Bu sebepten söz konusu platformların amaçlarının ne olduğu aşikardır.”