Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca Bilim Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulundu. Bakan Koca'nın konuşmasından satır başları şöyle:
"Bugün size Israrların sabırla sınadıüğı konularda size nihayet beklediğiniz haberleri vereceğim. Bugün kısıtlamalardan çok onların yerini almaya başlayan serbestlikten söz edeceğim. Size nihayet beklediğiniz haberleri vereceğim.
Tıpkı bugün olduğu gibi gelişmeleri sürekli mercek tuttu ve öneriler geliştirdi. Tedbirleri ele alan salgınla nasıl mücadele edeceğimizi tanımlayan tedavi rehberlerine hazırlayarak güncel gelişmelere göre sürekli güncelleyen Bilim Kurulu çalışmaktan iftihar ettiğim bir kurumdur.
Dünya Sağlık Örgütü küresel bir salgınla karşı karşıya olunduğunu henüz ilan etmeden her türlü tedbiri planlayan bu kurumdur. Şahsım ve sizler adına Bilim Kurulu'nun bütün yerlerine bir kez daha teşekkür ediyorum.
Bilim insanlarımız ve karar vericiler olarak salgın sürecinde gerekli tedbirlere erken başvurduk. Tüm dünyada belki de en hızlı hareket eden ülkelerden yorulduk. Bu açıdan bakıldığında hastalığın vaka sayılarına kıyasla en az etkilediği ülkeler arasındayız.
Salgının toplumsal hayatı eskisine oranla çok daha az etkilediğini yeri gelmişken vurgulamak isterim. Bu başarıda bilim insanlarımızın yanısıra teşekkür borçlu olduğumuz varlıklarıyla iftihar ettiğimiz çok insan var hekimlerimize hemşerilerimize, her kademeden sağlık çalışanlarımıza, kolluk kuvvetlerine, ilgili bakanlıkların tamamının personeline en içten şükranlarımı sunuyorum.
En büyük teşekkürü ise aziz milletimiz hak ediyor. Sizler hak ediyorsunuz. Kurallara uyma da kısıtlamalara sabretme de büyük kararlılık gösteren aziz milletimize teşekkür ederim.
Tedbirleri bizden çok geç başvuran ülkeler kısıtlamalardan vazgeçmiş durumda.
Bildiğiniz gibi ülkemizde de bazı kısıtlamalar kalkmıştır. Salgının biteceğine dair somut işaretler gördüğümüz toplumsal hayatı baskılayan şartları normal eleştirecek adımları attık. Karantina ve izolasyon süreleri tarama testleri temassızlık duruma gibi birçok uygulamada değişikliğe gittik.
Bizi normalleşmeye götüren bu adımların isabetli olduğunu görüyoruz da hepimizin bilmesi gereken covid-19 da mücadelenin bundan böyle bilhassa aşıyla verilecektir.
Bununla birlikte salgın hastalıkta kullanılmak üzere geliştirilmiş bir ilaç da var.
Hatırlanacağı gibi ilacı 65 yaş üstüne ve bağışıklığı baskılanmış kişilere dağıttık.
Birazdan sizinle paylaşacağım kararlar mutlak bir mutabakat da alınmış kararlar değildir. Bilim insanlarımızdan henüz erken diyen bekleme taraftarı olanlar da var birçok bilim adamı var.
1- Bundan sonra bir artık açık havada maske kullanmak zorunda değiliz.
2- Kapalı ortamlarda havalandırma yeterli ise ve mesafe kuralına uyum gösterilebiliyorsa maske takmak artık şart değil.
3-Yeni dönemde HES Kodu uygulaması kaldırıldı. Hiçbir kurum ya da kuruluşa girişte HES Kodu kontrolü istenmeyecek
4- Hastalık belirtisi olmayan kişilerden test istenmeyecek.
5 Okullarda 2 vaka çıkması halinde sınıfın kapatılması şeklindeki uygulamayı artık gerek görülmemektedir.
Pozitif çıkan öğrencinin izole edilmesi yeterli bulmada ve eğitim devam edecek. Normale dönüşün son aşamasına gelmiş durumdayız.
Artık biliyoruz ki yaşam tek duygu ile tek konu ile sürdürülemez. Hem salgının düşüşe geçtiği ve validesine dayanmakta hem de hayatın hayatlarımızın ihtiyaç duyduğu psikolojik ve rehabilitasyon amaçlamaktadır. Bu kararlar konusunda farklı değerlendirmeler yapılması mümkündür.
Bizimse bakanlık olarak hepimiz adına en iyisini yapmayı en doğru kararı vermeyi amaçladığımızdan kimsenin kuşkusu olmayacaktır.
Bir konuya dikkatinizi çekmek istiyorum bir kişi salgın bitmedi dediğinde ya da salgın bitti dediğinde somut gerçek değişmiyor. Salgın etkisini yitirdi somut gözle görülür gerçek bu senetli salgın kelimesini eskisi kadar vurgun yakmaya gerek yoktur.
Bu sebeple salgını günlük hayatın ana kriteri olmaktan çıkarmalıyız Bundan sonra ne yapılmalı dersiniz.? Cevabı çok açık, salgında toplum olarak kısıtlamalar aracılığı ile mücadele etme döneminden hastalıktan bireysel olarak koruma aşamasına geçmeliyiz.
Maskeleri hayatımızdan çıkarmıyoruz. Maskeyi gerektiğinde hemen takmak üzere yanımızda taşıyoruz.
Özellikle büyüklerimizle kronik hastalığı olanlarla bir arada iken maske günlük hayatımızın vazgeçilmezi olmalıdır. Size, sizlere de bazı önemli veriler göstereceğim.
Son dönemde vefat eden vatandaşlarımızın yalnızca %8'inin hiçbir ek hastalığı yok yani vatandaşların vefat eden vatandaşlarımızın %92'sinin kronik dışında ek bir hastalığı olduğunu ifade eden önemli bir grafik.
63 vefat yaş ortalaması 2021 mayıs ayı yani omicron olmadığı deltanın ağırlıklı olduğu dönemden bahsediyoruz. Yaş ortalaması 68 omicron varyantın baskın olduğu son 2 ayda ise bu yaş ortalaması 77'ye kadar yükseldiğini görmüş oluyoruz. Burada şunu anlamış oluyoruz. Delta özellikle virülansı yüksek olan bir varyantı ve genç yaş grubunu da etkileyen bir varyanttı.
Yoğun bakımlarda da benzer şekilde özellikle son 2 haftada giderek günlük yatışların azaldığını ve yoğun bakımdaki günlük yaptıklarında önemli oranda düşüşe geçtiğini ve omicron öncesine doğru hızla bir düşüş yaşandığını gördüğümüz bir grafik."
Hibya Haber Ajansı