Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, New York’ta BM Kadının Statüsü Komisyonunun 66. Toplantısı kapsamında düzenlenen oturumda yaptığı konuşmada, “Türkiye, kapsamlı kalkınma yardımı programları aracılığıyla dünya çapında acil, çatışma veya çatışma sonrası durumlarda kadınların ve kız çocuklarının etnik köken veya din gibi herhangi bir ayrım gözetmeksizin güçlendirilmesini desteklemektedir.” dedi
Bakan Yanık, BM Kadının Statüsü Komisyonunun 66. Toplantısı kapsamında düzenlenen "Afgan Kadınların ve Kız Çocuklarının Haklarının Korunması" oturumuna katıldı.
Yanık, oturumda yaptığı konuşmada çatışma ve diğer acil durum gerektiren şartlarda yaşayan tüm kadın ve kız çocukları ile tam dayanışma içinde olduklarını ifade etti.
“Kadın ve kız çocuklarının tüm çatışma ve kriz durumlarında çözüm çabalarına dahil olduklarından, temel ihtiyaçlarının karşılandığından ve haklarının ihlal edilmesi durumunda yasal yollara başvurabilecek olduklarından emin olmalı ve temel hizmetlere erişimlerini sağlamaya devam etmeliyiz.” diyen Bakan Yanık, barış ve güvenliği sağlamak için ortak çabaya ihtiyaç olduğuna işaret etti.
Bunun için hükümetlerin, uluslararası ve bölgesel kuruluşların uyumlu çabasının gerektiğini vurgulayan Bakan Yanık, kadınlar, barış ve güvenlik konularında etkin uygulamanın ‘Bütünsel ve dengeli bir yaklaşımla katılım, çatışmayı önleme, koruma ve hafifletme, iyileşme’ başlıklarının hepsine odaklanmayı zorunlu kıldığını söyledi.
Bakan Yanık, 1325 sayılı kararın kabul edilmesinden 22 yıl sonra dahi bunların etkin şekilde uygulanmasında zorluklar yaşandığını belirtti.
BM’nin Afganların yaşamlarını iyileştirme, ülkeye huzur ve kararlılık getirmeye yönelik sorumluluk üstlendiğini kaydeden Bakan Yanık, şöyle devam etti:
“Ancak yaşam koşulları Afganlar için görünür olarak kötü bir hal almıştır. Afganistan’daki kadın ve kızlar, ekonomik ve finansal istikrarsızlık ile güvenliğin eksik olması sebebiyle olağanüstü düzeyde etkilenmişlerdir. Çoğu genç kız açlık ve yoksulluktan kaçmak için çok küçük yaşta evliliğe mecbur bırakılmaktadır.
Afganistan’dan başka her yerde daha iyi bir yaşam arayışı ülkesini terk eden birçok insanı göçmen durumuna getirmiştir. Diğerleri ise sonu ölümle dahi sonuçlanan çok tehlikeli şartlarda ülkesinden kaçarak hayatlarını riske atmışlardır. Umutları kalmadığı için birçok insan hala bulundukları zor şartlardan kaçmayı düşünmektedir. Yoksulluk seviyesi olağanüstü düzeyde artmıştır. Afganlılar huzur ve istikrarın kalmadığı zorlu durumlarla karşı karşıya kalmışlardır ki bu durumdan en çok zarar görenler kadın ve kız çocukları olarak karşımıza çıkmaktadır.”
Verilen sözler ve yapılan eylemler arasındaki açığı kapatmak için daha fazla çalışmanın yetmediğini vurgulayan Bakan Yanık, çalışma biçimini değiştirmek gerektiğini dile getirdi.
“Türkiye Afganistan’da 45 okul işletiyor”
Bakan Yanık, şunları kaydetti:
“Eşitsizlikler ve kırılganlıkların temel sebeplerine odaklanmalı, zorluklar ve uygulama arasındaki bağlantıları da göz önüne almalıyız. Ayrıca kadınları, yardımdan pasif şekilde istifade eden kişiler olarak değil, aksine değişimin aktörleri olarak kabul etmeliyiz.
Türkiye, kapsamlı kalkınma yardımı programları aracılığıyla dünya çapında çeşitli acil, çatışma veya çatışma sonrası durumlarda kadınların ve kız çocuklarının etnik köken veya din gibi herhangi bir ayrım gözetmeksizin güçlendirilmesini ve iyi oluşlarını desteklemektedir.
Eğitim ve sağlık hizmetine yönelik alanlar başta olmak üzere Afganistan’da yürüttüğümüz projeler bu hedefimize yönelik çalışmalarımızın somut örneğini oluşturmaktadır.
Türkiye, Afganistan’ın ülke genelinde 14’ü kız çocuklarına özel olmak üzere hâlihazırda 45 okulu işletmektedir.
Bunun dışında, politik kapsayıcılık, insan hakları ve önemli özgürlüklerin korunmasının ve geliştirilmesinin Geçici Hükümet için önemini vurgulamaktayız. Mevcut hükümeti kapsamlı olmaya, herkesin temel haklarına saygı duymaya ve kadın ve kızların eğitim ile istihdama erişmelerini garanti etmeye davet ediyoruz.”
“Türkiye olarak deneyimlerimizi sunmaya her zaman hazırız”
Bu hedefe yönelik yapılan tüm olumlu açıklamaların ve atılan adımların büyük öneme taşıdığını ifade eden Bakan Yanık, şöyle konuştu:
“Türkiye olarak kadın haklarını geliştirmeye yönelik deneyimlerimizi, uygulamalarımızı ve projelerimizi Afgan kadınların ve dünyanın diğer bölgelerindeki tüm kadınların yararına sunmaya her zaman hazır olduk.
Geçen yıl Afgan sivil toplumundan kadınların katılımıyla Türkiye’de ilave barış süreci konferansı gerçekleştirmeyi planladık. Ne yazık ki bölgedeki siyasi gelişmelerden ötürü söz konusu konferansı gerçekleştiremedik.
Afgan kadınları ve kızları güvenlik ve haysiyet içinde yaşamayı hak ediyor. Endişelerinin duyulmasını sağlamak için seslerini duyurmaya kararlıyız.
Tüm üye ülkeleri bölgede barış, istikrar ve insan haklarının tesis edilmesine aktif olarak katkıda bulunmaya ve Afganistan'ın kadın ve kız çocuklarının haklarını koruma taahhüdünü güçlendirmeye çağırıyoruz. Ayrıca, tüm Afgan halkının yaşam koşullarının iyileştirilmesine her şekilde yardımcı olmalıyız ki her insanın hak ettiği gibi onlar da hayatlarını onurlu bir şekilde yaşama şansına sahip olabilsinler. Buna ek olarak, Afgan halkının kendileri ve ülkeleri için daha iyi bir gelecek inşa etmesine yardımcı olmaları amacıyla onlara umut aşılamalıyız.”
Hibya Haber Ajansı