Trump’ın pragmatik yaklaşımlarının, küresel sistemin geleceği için hem fırsatlar hem de riskler barındırdığını ifade eden Aydemir, bu durumun özellikle Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler için dikkatle takip edilmesi gerektiğini belirtti.
“KÜRESEL DÜZEN YENİDEN ŞEKİLLENİYOR”
Aydemir, Trump’ın “Önce Amerika” sloganıyla küreselcilerin hâkim olduğu düzeni sorguladığını ve ABD’nin kendi çıkarlarını önceliklendirdiğini belirtti. “Trump’ın politikaları, ABD’nin küresel sistemde hegemonik bir güç olarak her şeye müdahale etmesi yerine daha seçici bir yaklaşımı öne çıkarıyor. Ancak bu, mevcut düzenin dengesini bozarak yeni bir güç çatışması riskini artırıyor” dedi. Aydemir, Trump’ın dünya siyasetinde beklenmedik hamlelerle yeni bir denge arayışında olduğunu ifade etti.
TÜRKİYE İÇİN FIRSATLAR VE STRATEJİLER
Türkiye’nin bu süreçte fırsatları doğru değerlendirmesi gerektiğini vurgulayan Aydemir, “Trump, bölgesel çatışmalardan ziyade ticari ve diplomatik yollarla çözümler arıyor. Bu, Türkiye gibi ülkeler için yeni işbirliği ve diplomasi fırsatları yaratabilir” dedi. Ancak, Trump yönetiminin İran, Rusya ve Türkiye gibi aktörlerle ilişkilerinde zaman zaman çelişkili bir tutum sergilediğine dikkat çekerek, bu süreçte Türkiye’nin proaktif bir diplomasi yürütmesi gerektiğini belirtti.
“KÜRESEL GÜCÜN DEĞİŞİMİNE HAZIRLANMALIYIZ”
Aydemir, ABD’nin mevcut sistemle uyumsuz görünen bu politikalarının, dünyanın güç dengelerini yeniden şekillendirdiğini söyledi. “Türkiye, bu değişimden faydalanmak için hem bölgesel hem de küresel düzeyde akılcı adımlar atmalıdır. Ekonomik çeşitlilik, enerji bağımsızlığı ve teknolojik dönüşüm, bu süreçte Türkiye’nin elini güçlendirecektir” ifadelerini kullandı.
“DÜNYA İÇİN NE İYİ NE KÖTÜ”
Trump’ın politikalarının dünya için kesin bir iyilik ya da kötülük taşımadığını belirten Aydemir, “Bu politikalar, ülkeler için riskler ve fırsatlar barındırıyor. Türkiye olarak bu fırsatları doğru okumalı ve değişen dünya düzenine uyum sağlamalıyız” dedi.
Aydemir, Türkiye’nin bu yeni küresel dinamiklerde etkin bir rol üstlenmesi gerektiğini vurgulayarak, “Diplomatik esneklik, ekonomik dayanıklılık ve uluslararası işbirlikleri, bu yeni düzende Türkiye’yi daha güçlü bir konuma taşıyacaktır” şeklinde konuştu.