Lütfiye Demirtaş ve Derya Nadide Yıldız, 2 arkadaşıyla bir araya gelerek kar amacı gütmeden elde ettikleri gelirin maddi durumu iyi olmayan ve sokakta yaşayanlara yemek sağlama amacıyla kullanıldığı bir lokanta açtı. Yemek yiyenlerin ödediği hesaptan elde edilen kar ve bu kişilerin fazladan gönüllü ödediği parayla, ihtiyaç sahiplerine, sokakta yaşayanlara sıcak yemek veren 4 arkadaşın lokantası, Kovid-19'la mücadele kapsamında faaliyetlerine ara vermek zorunda kaldı. Lokantanın kapalı olduğu bu günlerde gönüllü faaliyetlerine devam eden 4 arkadaş, bu kez kendilerine ulaşan yardımseverlerin desteğiyle gıda kolileri hazırlamaya başladı. "Askıda Çorba" hareketinin öncülerinden Derya Nadide Yıldız, "Biz bu insanlara yemek pişirip dağıtamıyorsak, o zaman gıda malzemelerini dağıtalım onlar pişirip kendileri yesinler diye düşündük. Bu gıda kolililerinin dağıtımını yapıyoruz şimdi. Daha önce lokantaya çorba içmeye, yemek yemeye gelen, 'askıda' uygulamasını bilen kişiler bize ulaşarak askıya çorba, yemek bırakıyor. Bu sayede ramazan kolilerimizi de oluşturuyoruz. Bunun yanı sıra 'Benim yerime yardım kolisi oluşturun' diyenler de oluyor" diye konuştu. Daha önce kendilerine ulaşan ihtiyaç sahiplerinin yer aldığı liste üzerinden ramazan kolisi oluşturduklarını ifade eden Yıldız, bunun yanı sıra yeni talepleri de karşılamaya çalıştıklarını anlattı.
BİR HAYALDI
Lütfiye Demirtaş da "askıda çorba" hareketine arkadaşlarıyla, sokakta yaşayanlara gece bir tabak sıcak çorba ikram etmek için başladıklarını belirtti. Önceleri çorbaların gönüllülerin evinde piştiğini ifade eden Demirtaş, "Biz o çorbaları yine başka gönüllülerimizin vasıtasıyla Ankara'da belirli yerlerde ve hastane önlerinde ikram ediyorduk. 'Bir yerimiz olsa yine işimiz gönüllülük projesiyle yürüse ama ihtiyaç duyduğumuzda kendi yemeğimizi kendimiz yapsak. Neden olmasın ki? Burası bir ticarethane gibi olsa.' diyerek hayal kurduk" dedi. Demirtaş, bu düşünceyle açtıkları lokantalarındaki "askıda yiyecek" uygulamasının Osmanlı döneminde de var olan, geleneksel bir faaliyet olduğunu dile getirdi.