Ölüm ile yaşam arasındaki 200 milisaniye

Sürücü ve yolcuların çoğu zaman yakın mesafe kimi zaman da araçlarına çok güvenmelerinden dolayı emniyet kemeri  kullanımını ihmal ettikleri kazaların sonuçlarıyla ilgili bilgiler derlenerek rapor haline getirildi. Genel olarak emniyet kemeri takmayan yolcuların yüzde 44'ünün kısmen ya da tümüyle taşıttan fırladığına ve bu kişilerin yüzde 75'inin de hayatını kaybettiğine işaret edilen raporda, emniyet kemeri takanların sadece yüzde 5'inin araçtan fırlama riski taşıdığına işaret edildi. Raporda, bir aracın çarpma ya da çarpışması esnasında emniyet kemeri takılı olmayanların yaşayacakları durumla ilgili şu bilgilere yer verildi: 
"Çarpışmadan 26 milisaniye sonra sürücü ve yolcular emniyet kemeriyle bağlı değillerse saatte 80 kilometre süratle araç içinde harekete devam ederler. 44 milisaniye sonra sürücü göğüs kafesiyle direksiyona çarpar. 92 milisaniye sonra sürücü yanındaki yolcuyla beraber aynı anda kafasını ön cama çarpar, camdan dışarı fırlar. 200 milisaniyeden daha kısa süre içerisinde her şey biter." 

DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR

Hazırlanan raporda özellikle emniyet kemeri konusunda doğru bilinen yanlışlara da değinildi. Bazı sürücülerin düşük hızdaki çarpmalarda araç içinde sıkıca tutunarak etkiyi azaltabilecekleri gibi yanlış bir anlayışa sahip oldukları vurgulanarak, "Bunu yapmak için öncelikle çok güçlü kol kaslarına sahip olması gerekiyor. Bir duvara saatte 50 kilometre hızla çarpma esnasında 2 tonu geçen bir etki oluşuyor. Kol kasları bunu engelleyemiyor. Ancak, emniyet kemeri, kol ve bacakların kırılmasını önleyebiliyır" ifadelerine yer verildi. Raporda, sürücü ya da araçtaki diğer kişilerin, rahat ve kullanışlı olmadığı, araçta sıkışmalara yol  açacağı endişesi taşıdığı gerekçesiyle emniyet kemeri takmadığı belirtilerek, bunların yanlış inanış olduğu aktarıldı. Emniyet kemeri kullanımı konusunda diğer doğru bilinen yanlış düşünceler ise şöyle sıralandı:
Sürücülerin, sürücülük becerilerinin iyi olduğunu düşünerek kaza  yapmayacaklarına inanmaları.
Taşıttan fırlamanın araç içerisinde kalmaktan daha güvenli olduğunu düşünmeleri. 
Şehir içinde emniyet kemeri kullanmaya gerek olmadığının düşünülmesi, emniyet kemeri takmadan taşıtın arka koltuğunda yolculuk etmenin güvenli olduğunun düşünülmesi.