Kent haberciliğinde öncü gazete olan Hürriyet Ankara’nın yeni yazı dizisi “Ankademi: Şehir ve Üniversite”nin ilk durağı Ankara Üniversitesi. Rektör Prof. Dr. Erkan İbiş’le, üniversitenin üst yönetimi, merkez müdürleri ve akademisyenleriyle kenti ve üniversiteyi konuştuk. “Üniversitemizin en büyük gururu temelini Mustafa Kemal Atatürk’ün atmış olması ve Başkent’in ilk üniversitesi olması” diyerek söze başladı Rektörü Erkan İbiş:
Bugün hukuk fakültemiz, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi(DTCF), yüksek ziraat enstitüsü, veteriner fakültemiz her ne kadar 1948’de katılmış olsa da 1936’da Ankara’ya taşınan mülkiye, Ankara Üniversitesi’nin Atatürk zamanındaki vizyonuna katkı yapan fakültelerdir. Bizim temel misyonumuz Atatürk üniversiteyiz. Bizim temel vizyonumuz Atatürk’ün Türkiye Cumhuriyeti’ne dair hayalleri aslında. Demokrasi, çağdaşlık, laiklik, akıl ve bilim vazgeçilmez unsurlarımız. Bunun ötesinde Ankara Üniversitesi’nin farklı misyonları da var. Bilimde öncü olma, bilimin nitelikli olması, eğitimin nitelikli olması gibi temel unsurların yanı sıra kültür ve sanatta da rolünün yüksek ve öncü olması gibi. Bunu da topluma ve paydaşlarına yansıtması gerekiyor. Topluma yansıtma denilince sosyal sorumluluk projelerinden toplumsal farkındalık projelerine kadar pek çok konuyu başlık olarak alabiliriz. Bizim o sorumluluğumuz var. Halkın üniversitesi olabilme sorumluluğunu taşımamız ve vizyonumuzu buna göre yönlendirmemiz gerekiyor. Halkla her zaman iletişim içerisinde her zaman paylaşım içerisinde olmamız gerekiyor. Ankara Üniversitesi’nin misyonu Türkiye Cumhuriyetiyle demokrasiyle ve Türk milletiyle özdeşleşmiştir, tanımlaması hepsini kapsıyor. Burada alanlarında çok iyi arkadaşlarımız var. Türkiye’nin önde gelen insanlarıyla gurur duyuyorum. Konumuz müzeden başlar öğrencilerin refahına kadar uzanabilir. Kültür sanattan başlar teknoloji transfer ofisindeki projelere uzanabilir. Çok geniş bir yelpazesi olan bir grup var.
DAHA YAŞANABİLİR BİR KENT
Ankara’dan ne beklentimiz var dediğinizde sonuç olarak daha yaşanabilir, rahat, insani bir kent beklentimiz var. Koruluklarıyla, yaya üstünlüğüyle, yayaya yönelik toplu ulaşımıyla, havasıyla, suyuyla, çevresiyle, doğasıyla, engelli dostu olmasıyla farklı bir kent olması en büyük arzumuz. Örnek verecek olacak olursak şu anda içinde bulunduğumuz kampüsümüz. Bu kampüsü önceki yıl doğal sit alanı ilan ettik. 14 çeşit kuşun yaşadığı bunun içinde yeşil papağanlar sürüsü de var yaz kış yaşıyor. 13 çeşit memeli hayvanın yaşadığı 34 çeşit mantarımızın olduğu şehir içinde bir flora burası. Mikroklima ortamı diyebilirsiniz. Kente örnek olması gereken bir koruluk yaşam alanı burası. Şu kampüse baktığımızda biyoloji bölümümüzde herbaryum var. Çocuk oyuncak müzesi var. Doğa müzesi var. Yakında üniversitenin sosyal tarih müzesi açılacak. Burada üniversitenin 13 dilimlik sergi salonu varlığına katkı yapan bir kampüs. Bunun büyütülmüş örneği olarak kent hayal ediyoruz. Açık hava müzeleriyle kültür sanat etkinlikleriyle bambaşka bir kent.
CUMHURİYETİN İLK YILLARI VURGUSU
Cumhuriyetin ilk dönemlerindeki bazı değerleri tekrar hatırlamamız gerektirecek adımları atıyoruz ama daha sık yoğun atmamız gerekiyor. Bu üniversitesinin zenginliği çok fazla. Bölüm çeşitliliğine baktığınızda Türkiye’de böyle bir şey yok. DTCF’de 72 ana bilim dalı var. Coğrafyadan arkeolojiye felsefeden sosyolojiye dil bilimlerine kadar bambaşka bir yer uçsuz bucaksız bir dünya. Ankara bu açıdan da şanslı bir kent, Türkiye’nin en başarılı üniversiteleri Ankara’da. Bugün sıralamaya baktığınız zaman Hacettepe, Ankara, Bilkent, ODTÜ, Gazi Türkiye’nin ilk bin üniversitesi arasında. Dünyada 30 bin üniversite var baktığınız zaman Türkiye’deki en başarılı kent Ankara’dır. 250 bini aşkında öğrencisi var. 20 bine yaklaşan yabancı öğrenci var. Hürriyet Ankara’nın yaptığı bu toplantılar kentin gelecek vizyonu açısından çok değerli. Keşke bu benzer toplantıları yerel yöneticilerle de yapabilsek ve kent yönetimine üniversitelerin katılması tam anlamıyla sağlansa. Keşke bizden daha çok yararlansalar. Ankara’ya yönelik üniversitemizin öğrencisinden öğretim üyesine idari personelinden mezununa kadar katkısı var. Bizim 300 bini aşan mezunumuz var. Önemli olan bunları bir araya getirip aktiviteye dönüştürebilmek. Buradan kendimize çıkardığımız somut önerilerimizi yayınlayacağız. Kentin yapılaşmasıyla ilgili ne yapılması gerekir, kültür sanat yada sosyal yaşamı birleştirecek uluslararası öğrencilere ve yerli öğrenciye yönelik neler yapılabilir bunları paylaşacağız. Ankara Üniversitesi’nin kente dair deklarasyonunun olması lazım. Ankara Üniversitesi’nin başkente dair deklarasyonu diyebileceğimiz somut önerileri de içeren kapsamı geniş öneri paketini de ortaya koyacağız.
ANKARA’NIN ÜRÜNLERİNİ TESCİLLEDİK
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayhan Elmalı:
İddialı şehirlere baktığımızda cazibe merkezlerini oluşturmuşlar. O şehre girdiğinizde hoş geldiniz kartı var. O kartı aldığınızda yanında broşürü de var siz havaalanına indiğinizden itibaren üç beş günlük her şey bedava. Müze ziyaretleri ve şehrin gezilebilecek yerleri bedava. Bizim aslında Ankara’nın paydaşları olarak üniversiteler, yerel yönetimler STK’lar Ankara’nın cazibeleri neler olabilir bunu düşünmemiz lazım. Ankara’nın paydaşları olarak üniversiteler, yerel yönetimler, STK’lar Ankara’nın cazibeleri neler olabilir bunu düşünmemiz lazım. Örneğin Ankara’da betonun altına hapsedilen jeolojik kalıntılarla bir açık kaya müzesi yapılsaydı belki de Türkiye’de ilk olacaktı. Ankara ile ilgili konulara üniversite olanaklarından ciddi proje destekleri veriyoruz. Bu Ankara bölgesindeki sınırlarla ilgili olmuyor. Orta Anadolu bağcılığının geliştirilmesi, Kalecik Karası üzümü gibi çalışmaları düşünebilirsiniz. Ankara’nın sorunları, civarındaki kene türleri, Ankara ekolojisinde zambak yetiştiriciliği, Ankara çevresindeki aktif fayların jeolojik jeofizik yöntemlere incelenmesi gibi projelerimiz var. Asartepe barajındaki balıklardan başlıyor Gölbaşı’ndaki sulama sorununa kadar gelen üstelik uluslararası Birleşmiş Milletler kalkınma programıyla yapılan projeler. Küçük projeler değil, somut uygulamaya dönük projeler. Ankara Kalkınma Ajansı (AKA), Kızılcahamam Belediyesi Çamlıdere Belediyesi ile Kızılcahamam Çamlıdere jeoparkının kurulması var mesela bugün o parkı kuran üniversitemizdir. Yerel belediyelerle yerel turizmin ve kırsal turizmin kalkındırılmasına da önemli bir katkıdır. Sosyal projeler de yaptık. AKA ile geliştirilmiş mesela Mamak’la çocuk dostu sokak projesi, belediye ile çok iyi işbirliğiyle uygulamaya geçti. AKA ile Ankara kentinin uluslararası öğrenci rehberi yine üniversite işbirliğiyle hazırlandı. Mamak ilçesi çocuk yoksulluğu haritalandırılması, Nallıhan uygulamalı eğitim çalışmalarını örnek verebiliriz. Ankara’ya yönelik coğrafi işaret çalışmalarımız var. Ankara Üniversitesi Ankara’nın üniversitesi olarak Ankara tavası, Ankara simidi, Ankara dönerini tescilledik. Bu ürünlerin markalaşması Ankara’nın da markalaşmasına katkı sağlayacaktır. Buna benzer çok sayıda çalışmamız var.