Türkiye’de 365 gün 24 saat hizmet veren sayılı barınma merkezlerinden olan Büyükşehir Belediyesi Barınma Evi 2008’den bu yana özellikle kış aylarında evsizlere sıcak bir yuva sağlıyor. Kar ve soğuk havanın kendini göstermesiyle birlikte merkeze misafir olan kimsesizlerden her birinin dikkat çeken hikayeleri var. Ankara Hürriyet, Barınma Evi’ni ziyaret ederek, hayattan ve sokaktan ibret dolu iki hikayeyi iki isimden dinledi. Yaz aylarında sokaklardan hurda toplayan, kışın ise Barınma Evi’nde kalan 67 yaşındaki Ahmet G., 1974 yılında Ankara Hukuk Fakültesi 3’ncü sınıftan ayrılmış. 3 yıldır her kış Barınma Evi’ne geldiğini belirten G. yaşadıklarını şöyle anlattı:
HUKUK FAKÜLTESİ’Nİ BIRAKTIM
“Aslen Kırşehirliyim. 67 yaşındayım. 3 yıldır buradayım. Yaz aylarında Karapürçek’te bir bahçeye bakıyorum ayrıca hurda topluyorum. Eşim vefat etti, 2 tane evli çocuğum var. Onlarla da görüşüyorum. 1974 yılında Ankara Hukuk Fakültesi 3’ncü sınıftan ayrıldım. O zamanlar çeşitli gerekçeleri vardı. Ben fakülteyi bırakınca hayat da beni buralara bıraktı. Anayasa Profesörüm 1961 Anayasası’nı hazırlayan Bülent Nuri Esen’di. Abim de Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi’nde profesör, kendisi Arkeolog.DIŞARIDA KALDIM DİYE SALMAMALI
Burada durumumdan memnunum. İnsan dışarıda kaldım diye kendini salmamalı. Burası hiçbir zaman bana ‘hayır’ demedi. Ama sürekli gelmem çünkü başkası da yararlansın isterim. Karapürçek’te büyük bir hurda deposu var yazın da orada kalıyorum. Buraya bazen gelen gençler oluyor. Onlara da önerilerde bulunuyorum. Hurda toplamaya çıktığımda çöpe atılan eşyaları görünce hayret ediyorum. Atılan ekmeğin hesabı yok.”
HAYAT BENİ BU NOKTAYA GETİRDİ
Barınma Evi’nin bir diğer misafiri olan 46 yaşındaki İbrahim K., eşinden ayrıldığı için 3,5 aydır dışarıda yaşıyor. Kalıcı bir iş bularak eşiyle barışmayı umut eden K., yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Adanalıyım. İki tane çocuğum var biri kız biri oğlan. Maalesef hayat bizi böyle bir noktaya getirdi. Eşim ve çocuklarım Adana’da yaşıyor, eşimden ayrıyız. Engelliyim. İş olursa çalışıyorum. Kışın iş yok. Asıl mesleğim mandıracılık. Yoğurt, tereyağı, peynir üretimi yapıyordum. Buradaki imkanlar iyi çayımız, yemeğimiz, kıyafetimiz veriliyor. Sıcak bir yatağımız var. 3 ayda bir devletin verdiği 900 lira maaşı alıyorum. Ama bu parayla nasıl geçineyim. Şu anda imkanım olsa hanımımla barışacağım. Herkes gibi ben de çocuklarımın ailemin yanında olmayı isterim. Telefonla görüşüyorum ama 4 aydır görmedim.
Tek isteğim sürekli bir işimin olması.”
8 YILDA 5 BİN KİŞİYİ AĞIRLADI
Kış aylarında yoğun taleple karşıyaşan Büyükşehir Belediyesi Barınma Evi 2008’den bu yana 5 bin 133 kişiyi misafir etti. 80 kişi kapasiteli merkezin 3 yıldızlı otel konforunda hizmet verdiğini belirten Barınma Evi yetkilileri merkeze ilişkin şu bilgileri verdi:
“153’e gelen ihbarlarla birlikte kendisi gelenler de oluyor. Gelenler, Büyükşehir Belediyesi’ne ait Giysi Merkezi’ne götürülerek giysi ihtiyaçları karşılanıyor. Sabah kahvaltısı ve akşam yemeği var. 24 saat sıcak su bulunuyor. Odalar 3 yataklı. Nevresimleri sürekli değiştiriliyor. Televizyon odaları var. Emniyetle işbirliği içindeyiz. Kalma süreleri 1 ay. Daha sonra Valilik’e ait olan yere yönlendiriyoruz. Barınma Evi’nde 15 kişilik personel görev yapıyor. 24 saat 365 gün açık tek barınma evi. Nadir de olsa ailesinin gelip aldığı kişiler de oluyor.”