Rapora göre, 13. Beş Yıllık Plan’ın son yılı olarak, Çin’in ekonomik tutarı 2020’de 100 trilyon yuanı aştı ve ülke dünyada ekonomide pozitif büyüme elde eden tek büyük ekonomi haline geldi. Kişi başına düşen Gayri Safi Yurt İçi Hasılasının (GSYİH) art arda iki yıl boyunca 10 bin doları aştı; Çin’in büyük bir ticaret ülkesinin statüsü sağlamlaştırıldı ve yabancı sermaye kullanımında iyi bir performans gösterildi.
Raporda, 2020’de Çin’in GSYİH’sının 101 triyon 598.6 milyar yuanı bulduğu, ekonomik büyüme oranının yıllık yüzde 2.3 arttığı, yıllık ortalama döviz kuruna dayalı olarak, Çin’in toplam ekonomik hacminin 2020 yılında dünya ekonomisinin yüzde 17’sinden fazlasını oluşturarak küresel ekonominin toparlanmasının ana gücü haline geldiği belirtildi.
Rapora göre, 2020 yılında Çin’de yoksulluğun azaltılması savaşında göz alıcı başarılar elde edildi. Mevcut kırsal yoksulluk standartları uyarınca 5 milyon 510 bin kırsal yoksul nüfus tamamen yoksulluktan kurtarıldı.
Küresel mal ticaretinin ilk sırasında
Geçen bir yılda Çin’deki yeni endüstriler modelinin de büyümekte olduğuna işaret edilen rapora göre, 2020 yılında, Çin’in çevrimiçi perakende satışları, önceki yıla oranla yüzde 10.9 artışla 11 trilyon 760 milyar yuana ulaştı. 2020’de Çin’in büyük ticaret ülkesi statüsü pekiştirildi. Mal ticaretinin ölçeği yeni bir zirveye ulaştı. Yıl için toplam mal ithalat ve ihracat hacmi, bir önceki yıla göre yüzde 1.9 artışla 32 trilyon 155.7 milyar yuan oldu. İthalat ve ihracat hacimleri rekor seviyelere çıktı. Çin küresel mal ticaretinde ilk sırada yer almaya devam etti.
2020 yılında, Çin’in fiili doğrudan yabancı yatırım kullanımı, önceki yıla göre yüzde 6,2 artışla 1 trilyon yuan olarak gerçekleşti ve yüksek teknoloji endüstrilerindeki fiili yabancı yatırım kullanımı yüzde 11,4 arttı. Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı Yatırım ve İşletme Bölümü Direktörü Zhan Xiaoning, “Çin ekonomisi önceden toparlanarak küresel olarak yabancı yatırımı çekmede parlak bir nokta haline geldi. COVID-19 salgını sırasında, çokuluslu işletmelerin Çin’deki sanayi zincirine ve tedarik zincirine olan yüksek bağımlılığı, yabancı sermayenin Çin’deki istikrarını ve genişlemesini sürdürdü. Çin’de yatırım ve bazı endüstrilerin daha dışa açılması da yabancı sermayenin büyümesini teşvik etti. Çin hükümetinin aldığı yatırım kolaylaştırma önlemleri de yabancı sermayenin istikrarına yardımcı oldu” dedi.
Kaynak:Çin Uluslararası Radyosu
Hibya Haber Ajansı