Ahşap sepetler geçmiş yıllarda yük taşımacılığında kullanılırken, bugün ise hediyelik eşyaya dönüştü. Samanpazarı’nda, yarım asırdır dükkânında ördüğü sepetlerle geçimini sağlayan Sait Bingöl, Çin malı ürünlerin piyasaya girmesiyle iş yapamaz duruma geldiklerini kaydetti. “Yeni ürün satamıyoruz, tamir ettiklerimizle geçimimizi sağlıyoruz” diyen Bingöl, fabrikasyon üretimlerin el emeğinin yerini tutamayacağının da altını çiziyor. Sepet üretiminin baba mesleği olduğunu dile getiren Bingöl, sepetçiliğin kaybolma tehlikesi ile karşı karşıya olduğuna da dikkat çekerek, şunları söylüyor:
MÜŞTERİLERİN GÖZÜNÜ BOYUYORLAR
“Babamın kurduğu iş yerinde kurulduğu günden bu yana el emeği sepetler satıyoruz. 40 yıl geçti. Bugün geldiğimiz noktada insanlar bizleri unuttu. Çin malları daha ucuz olması nedeniyle tercih edilir hale dönüştü. Kalitesiz ürünleri renklendirerek müşterilerin gözünü boyuyorlar. Hiç bir fabrikasyon ürün bir ustanın ürettiği el emeğinin yerini tutamaz.
POTANSİYEL OLUŞTURAMADIK
Eskiden bir günde sattığımız ürünleri, yarım yılda satamaz hale geldik. Geçimimizi piyasadaki sepetleri tamir ederek sağlar olduk. Başkent’e gelen turistleri de çekebilecek bir potansiyel oluşturamadık. Mesleğin kaybolmaması için hevesli ihtiyaç sahibi gençlere kapımız açık. Ancak bizim yaşadıklarımızdan sonra çırak da gelmez oldu.”