Adı Gülen'in gazetesine çıkan yandaş medya tanımlaması içinde yer alan Taraf gazetesi kendisinden hiç beklenmeyecek bir başlık attı. Taraf yazarı Sivilay Abla'nın köşesinin başlığı bugün DAVULCU ERDOĞAN ZURNACI GÜLEN'di..
Soru: Sevgili Sivilay Abla, "irtica ile Mücadele Eylem Planı"nı TSK'nın hazırladığı konusunda gazete ve şahsınız olarak nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz? Adamlar biz yapmadık diyor. (Pelin Dolunay)
Davulcu Erdoğan zurnacı Gülen
Cevap: Sevgili Pelin, Cumhuriyetimizin kurucu kurumlarının iki temel felsefesi vardır. Birincisi, "Bu halkı başıboş bırakırsan ya davulcuya varır ya zurnacıya." Davulcu ve zurnacı dönem dönem değişir. Söz konusu belgeye göre de bu dönemin davulcusunun Tayyip Erdoğan, zurnacısının Fethullah Gülen olduğu anlaşılmaktadır.
28 Şubat'ın postmondern darbe olduğu itiraf edilmiştir
İkincisi, "Söz konusu vatan ise gerisi teferruattır." Bu enikonu üç-dört kelimeden oluşan kısa bir cümledir ama insana çook geniş bir hareket alanı sağlar. Vatan söz konusu olduğunda her türlü film çevrilebilir denilmek istenmektedir. 28 Şubat'ı hatırlayalım. Bir zamanların Ogün Samast'ı, gazeteci katili Hüseyin Üzmez'in evinde, bir tarikat lideri ile şeyh fetişisti bir kadının yatakta basılması filmini Nuri Bilge Ceylan ya da Kutluğ Ataman çekmemiştir. Başarının şehvetine kapılmış bir emekli subay, olan bitenin bir post modern darbe olduğunu kendi ağzıyla itiraf etmiştir.
Tereddüt etmem
O nedenle, değil "irtica ile Mücadele Eylem Planı", elime "Marslılarla işbirliği yapılarak ilticanın başının ezilmesi" belgesi bile geçse, hakikatinden çok fazla tereddüt etmem.