Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek, katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’ın katıldığı İzmir mitinginin muhteşem olduğunu belirten Gökçek, “Herhalde İzmir tarihinin en büyük kalabalığı. İstanbul’da Sayın Devlet Bahçeli’nin mitingi vardı. 'Evet'çilerin 2 muhteşem mitingi, bizi çok mutlu etti. Bugün 25 ilçenin AK Parti Gençlik Kollarının yönetimleriyle bir araya geldim. Müthiş coşkuluydu. Bunlar siyasi keyifler. Onun haricinde Osmanlıspor, Kayserispor’u 4-1 yendi, Ankaragücü Tuzla’yı şampiyonluk yolunda 2-1 yendi. Dolayısıyla iki ayrı galibiyet. Bu da ayrı bir keyif verdi” ifadelerini kullandı.
"Yüzde 60 barajını inşallah aşacağız"
Referanduma az bir süre kaldığı için anket sonuçlarının yasak olması nedeniyle tam oran veremeyen Gökçek, “Şu anki mücadele; 'evet'çiler yüzde 60’ın üzerine çıksınlar mı çıkmasınlar mı?' mücadelesi. Ben inanıyorum ki, son anda sandık başında karar verenlerle, yüzde 60 barajını inşallah aşacağız. Yüzde 60’ı aşarsak, yüzde 20’lik fark, Batı'nın suratına tokat olacak inşallah” şeklinde konuştu.
"Cumhurbaşkanlığı sistemine neden evet denilsin?" sorusuna Gökçek, Türkiye’nin bölünmesi ve parçalanmasını isteyen düşmanlar "hayır" dediği için "evet" verilmesi gerektiğini vurguladı.
“İstikrarın en büyük adresi, Erdoğan oldu"
Türkiye’de istikrarın ve büyümenin devam etmesi için "evet" verilmesi gerektiğini belirten Gökçek, Türkiye’de yapılan çalışmalardan örnekler verdi. Gökçek, şunları kaydetti:
“Önceden sadece Kırıkkale silahlarımız vardı. Şimdi uçağımızı, modern silahlarımızı yapıyoruz. Duble yollar, hızlı trenler, yakacağınız yok yakacak geliyor, gıdanız yok gıdanız geliyor. Önceden bunların hangisi vardı Allah aşkına. Ben belediye başkanı olduğumda Ankara’da 350 bin araç vardı, şu anda 2 milyon 200 bin araç var. Bu kalkınma olmasa, bu araçlar nereden gelecek? Aldık gidiyoruz, gidiyorsak da bu istikrar sayesinde oldu. Bu istikrarın da kabul etmek gerekir ki en büyük adresi, Recep Tayyip Erdoğan oldu.”
“Kim böyle hakaret ediyorsa yüzde 100 kaybediyordur”
Referandum sürecinde "hayır" cephesinden kendilerine hakaret edildiğini de belirten Gökçek, “Biz kimseye hakaret etmiyoruz. CHP’de müthiş hakaretler var. Hüsnü Bozkurt çıktı, 'Hepinizi İzmir’e dökeriz' dedi. Çok terbiyesizce bir laf etti. Olmaz, yani üslup değil. Tuncay Özkan’ı da kişisel olarak severim. O da çıkıyor, mikrofonda ‘it herif’ diyor” dedi.
Gökçek, siyasette kaybedenin sinirlendiğini, sövdüğünü, hakaret ettiğini ifade ederek, "Bakın kim böyle hakaret ediyorsa, yüzde 100 kaybediyordur” değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa ülkelerinin engellemelerinin de ekonomik nedenlerden kaynaklandığını ve bir Haçlı zihniyetinin hakim olduğunu savunurken, FETÖ’nün, yurtdışındaki siyasetçileri ve gazetecileri parayla satın aldığını söyledi.
"Kontrollü darbe" iddiası
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, kontrollü darbe iddiasıyla ilgili olarak ise Gökçek, “Bu kontrollü darbe işinin arkasında FETÖ var. FETÖ’den gelen talimat neticesinde bu söylemi yaymaya başladılar. Hatta daha önce bu FETÖ’nun kendisinin söylemidir” açıklamasında bulundu.
Dış politikadaki gelişmeler hakkında da açıklamalar yapan Gökçek, Amerika ve Rusya ile olan ilişkiler için şöyle konuştu:
“Amerika’ya ne derece güvenilir bilmiyorum, her geçen gün politikalarını değiştiriyorlar. Bir tarafta Amerika, bir tarafta Rusya kendi menfaatleri için çatışırken, bizim söylediğimiz doğrular, arada kayboluyor. Zaman zaman çatışıp, barışıyorlar. Bu noktada kime güvenileceğini zaman gösterecek. Bizim her ikisine de eşit davranmamız gerekecek. Bugüne kadar Amerika, Obama döneminde bizim aleyhimize hareket ediyordu, Trump dönemi, ümit ediyorum öyle olmasın. Rusya ile ilişkilerimizi düzelttik, umarım bozulmasın. Ama PYD’yi kim desteklerse desteklesin, biz bunu tasvip etmeyiz.”