ANKARA / Daha önce hiç işitmemiş olanlar için birkaçını yazılı hale getirmekte fayda olduğunu düşünüyorum. İskenderin özenli biçimde sunulduğu mekanlarda, kızgın tereyağı, kebap servis edildikten sonra etin üzerine eklenir. Kulaktan kulağa yayılan bir öyküye göre, bu kebabın mucidi dükkanının kalabalık olduğu bir öğle saatinde yoğunluktan dolayı birkaç müşterinin kebabına tereyağı eklemeyi unutur. Eksikliği fark eden usta, elindeki kızdırılmış tereyağı tavası ile masaya gider ve konuklarından özür dileyip, kenarından yenmeye başlanmış kebapların üzerine yağ ekler. Bu duruma tanık olan diğer konuklar, kebap siparişlerinde tereyağının sonradan eklenmesini istemeye başlar. Böylece masada tereyağ ekleme uygulaması bir ritüele dönüşür. Bir başka öykü ise tabakta kontrast yaratan süzme yoğurdun iskendere nasıl eklendiğini anlatır. İskenderin tam lezzetini yakalayabilmesi için tabağın altındaki pide parçalarının tereyağını iyice çekmesi gerekir. Fakat yemeğe başlamak için sabırsızlanan konuklar bu süreci beklemez. Kebabın mucidi de iskender ziyafeti öncesi, konukların oyalanması için tabağın kenarına bir miktar süzme yoğurt ekler. Böylece iskender yemek bir sabır işine dönüşüverir. Eğer siz de bir Bursalı ile iskender yerken yoğurdu, pide ve etlere boca ederseniz; bu öykü yoluyla nazikçe uyarılabilirsiniz.ANKARA /