Başbakan Binali Yıldırım, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, insanların olduğu gibi ülkelerin de kaderinin olduğunu belirterek, "Tarihin akışı içerisinde her memleket kendi kaderini yaşar. Her ülke toplumuyla birlikte imtihandır. Bizim ülkemizin son bir asırdaki kaderi malumunuz, darbeler, ekonomik krizler, siyasi belirsizlik ve terör. Bunlar, bardağın boş tarafı. Bir de dolu tarafı var ki imtihanımız her daim ona dönük, o da yiğit milletimiz. Bu gazi ve aziz millet tüm zorluklara tarihin her döneminde göğüs gerdi, göğüs germeye devam ediyor. İnsanlık mazisinde bir örnek daha gösterin ki 16 kez yıkılsın ama milleti 17’nci kez devletini kursun. Bu devletin adı, Türkiye Cumhuriyeti bu milletin adı aziz Türk milletidir" ifadelerini kullandı.
AK Parti olarak girilen her seçimden yüzlerinin akıyla çıktıklarını anlatan Yıldırım, "Seçimlerin ertesi günü yine insanımıza koşup hizmet üretmeye devam ettik. Kurucu Genel Başkanımız, Cumhurbaşkanımız siyasi yasaklı olduğu dönemleri yaşadı. E-muhtıralar gördük, parti kapatmalarına şahit olduk, iç karışıklık çıkaranların hedefi olduk. Hepsini en acı şekilde tecrübe ettik ama milletimiz için yeri geldi duymadık, yeri geldi sustuk, yere geldi görmedik. Ancak, hep mücadele ettik. Ne dedik, olanda bir hikmet var" dedi.
CHP’ye referandum çağrısı yaptı
Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bazı çevreler bunu suistimal etmeye kalkmadı mı? Elbete kalktılar, merhum Akif’in deyimiyle milletimiz için takındığımız yumuşak başlığımızı anlayamadılar, bizi uysal koyun zannetiler, boynumuzdan çekip sürüklemek istediler. O zaman da duvara çarptılar. Siyaset mühendisliği yapmaya çalıştılar. Yüzyıl sonra bile hukuk ve siyaset çevrelerinde 367 icadını çıkardılar. Milletin öz iradesine ipotek koymaya çalıştılar. Bir şeyin iyi bilinmesi lazım, bu anayasa değişikliğinin müsebbibi CHP’dir. 2007’de meclisin en büyük partisine 363 milletvekiline, Cumhurbaşkanı seçtirmeyen anamuhalefet partisi bu işin başlangıcına sebep olmuştur. O gün Cumhurbaşkanını seçtirmemek için vesayet odaklarının sözcülüğünü yapan anamuhalefet partisi aydınlık yarınları için yapılan değişikliği engellemek için bütün marjinal odaklarla aynı fotoğrafı veriyor. Biz dedik ki evvelsi gün, PKK hayır dediği için, FETÖ hayır dediği için biz bu değişikliğe evet diyoruz. Biz cevabı muhataplarından beklerken cevap CHP’den geldi. CHP zaten onların kayığına binmiş vaziyette. CHP’yi Allah ıslah etsin. Siz PKK, FETÖ ile bölücü örgütlerle iş tutarak milletin gönlüne giremezsiniz. Milletin yolundan saparsanız arasına almaz, millet de sizi arasına almaz, size hak ettiğiniz cezayı da verir. Eğer 15 yıldır bunu anlamadıysanız, bugün bir fırsat düştü önünüze. Hiç değilse bu referandumda ıskalamayın, milletin gönlüne girmeyi başarın. Ondan sonra da sizin de bahtınız açılsın."
"2017 Türkiye’nin kaderi ve bahtının güneş gibi parlayacağı bir yıl olacak" diyen Yıldırım, "Gelecek daha güzel olacak, yarın bugünden daha güzel olacak. Çünkü, genci yaşlısı bütün insanımız tek vücut sandığa gidecek. TBMM’de, 339 oyla milletvekili oyuyla kabul edilen bu değişiklik milletin onayına ve takdirine sunulacak. Bu referandum sonucunda Türkiye aydınlık yarınlara daha hızlı bir şekilde yol alacak" şeklinde konuştu.
Anayasa değişikliğini hazırlarken çok titiz bir çalışma yapıldığını belirterek, sürecin şeffaf bir şekilde geliştiğini ifade eden Başbakan Yıldırım, bu zaman zarfında Meclis çatısı altında milletin hiçte arzu etmediği olayların yaşandığını hatırlatarak "Muhalefet sözlü, fiziksel, psikolojik şiddetin her birini kullanmaktan çekinmedi. Vuku bulmuş hadiseleri milletimizin takdirine sunuyorum. İçimiz rahat, vicdanımız rahat, AK Parti kapalı kapılar ardında gizli gündem kurgulayan bir parti değil" dedi.
Mecliste grubu bulunan bütün parti genel başkanlarına çağrı yaptıklarını hatırlatan Yıldırım, "'Gelin biraraya gelelim’ dedik. Bu mesele üzerinde mutabık kalmayı arzu ettik. Bizatihi anamuhalefet partisi genel başkanı, biliyorum siz Cumhurbaşkanlığı sistemine karşısınız, o halde ne yapmamız lazım? Biz istiyoruz ki hep birlikte bu değişikiliği yapalım. O halde buyurun, siz teklifinizi getirin, biz de getirelim, millete sunalım. Daha ne yapacaktık? Ama tıs yok. Niye? Millete gitmeye korkuyorlar, milletin kararı en doğru karardır" diye konuştu.
Bahçeli’ye teşekkür etti
Aynı çağrının MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yapıldığını ve bu çağrıya Bahçeli’nin verdiği cevabı hatırlatan Yıldırım, aldıkları tavır dolayısıyla Bahçeli ve milletvekillerine teşekkür etti. Yıldırım, MHP’nin ülke menfaatleri konusunda parti hesaplarını her zaman bir kenara bıraktığını belirtti.
"Bu bir genel seçim değildir"
Yıldırım, "Ortada bir sandık var, siyasi rekabet havası da aldı başını gidiyor. Bu havaya kapılıp kimse şunu unutmasın, bu referandum 18 maddelik Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini öngören, yargı ile ilgili, milletvekilleri ile ilgili hususları öngören bir anayasa değişikliği oylamasıdır. Bu bir genel seçim değildir. Öyle inanıyorum ki sadece AK Parti ve MHP seçmeninden değil, diğer parti seçmenlerinden de Türkiye’nin bekasını ilgilendiren, daha hızlı Gazi Mustafa Kemal’in muasır medeniyetler seviyesine ulaşma hedefini sağlayacak bu değişliğe yüksek oranda oy verecek. Biz de meydanlarda vatandaşlarımıza bu değişikliğin, ülkemiz, Türkiye için, milletimiz için ne anlama geldiğini anlatacağız. Görülecek ki yapılacak değişiklik milletin lehinedir. Milletimiz sandığa gidecek gönül rahatlığı ile evet diyecek. O yüzden referanduma partiler cephesinden bakmak yanlış olur. Bu referandum ülkenin çağ atlaması meselesidir" diye konuştu.
"Biz, üstünlerin anayasasının korumak için değil, milletin anayasasını oluşturmak için referanduma gidiyoruz" diyen Yıldırım, "Millet siyaset okus pokusçularına asla itibar etmeyecek. Referandum süresince her yere gideceğiz. Her vatandaşlarımızla buluşacağız. Türkiye’ye yeni bir merhale sağlayacak bu tarihi fırsatı her yerde vatandaşlarımıza anlatacağız, onlarla paylaşacağız. Vatandaşlarımızla dertleşeceğiz. Yaptığımız bu işi anlatacağız. Niye siyaset okus pokuşçuları dedik? Bunlar bayılıyorlar olmayan şeyleri var göstermek için ellerinden geleni yapıyorlar. En sevdikleri iş korku senaryoları ile milletin aklını karıştırmak, yağma yok başaramazsınız, çünkü bunlar samimi değil" açıklamasında bulundu.
Üniter yapı ve rejim tartışmaları
Üniter yapının bozulacağı iddialarına cevap veren Yıldırım, "Tek meclis var. Rejim tartışması 1923’te Cumhuriyet kuruldu, bu mesele orada bitti. Ama kardeşlerim, şaşmayın, bunlar başörtüsü sorununda da aynı şeyi yaptılar. Rejim meselesi dediler, sorunu çözdük rejim hala dimdik ayakta. Bunların rejim sorunu diyorlar da asıl sorun rejim sorunu değil, zihniyet sorunudur, zihniyet" dedi.
"Yargının tarafsız olması CHP’yi niye rahatsız ediyor?" diye soran Yıldırım, ilk defa milletin iradesinin yansıdığı, iki erkin, yargı mensuplarının seçileceğini ifade etti.
Anayasa değişikliği konusundaki eleştirilere işaret eden Yıldırım, "CHP’ye buradan ekmek de çıkmaz, patates de. Neymiş, Meclis pasif konuma düşecekmiş? Yahu bunu diyenler, söylediklerinin önünü arkasını hiç mi düşünmüyor?" diye konuştu.
"Gündemi değiştirmek için yapmadıkları hokkabazlık yok"
Anayasa değişikliği ile Türkiye’de milletin tam iktidarının gerçekleşeceğine dikkati çeken Yıldırım, "Bu sistemle, Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde önümüze iki tane sandık gelecek. Birinde Cumhurbaşkanı seçeceğiz, birinde de milletvekilleri, aynı anda seçeceğiz. Aylarca güvenoyu aldı almadı, hükümet kuruldu kurulmadı, öyle birşey yok. Seçilen Cumhurbaşkanı kabinesini oluşturacak, ‘Vira Bismillah’ deyip işlere başlayacak. 5 yıl boyunca vatandaşın ihtiyacı olan hizmeti verecek. İnsanların siyasi, kültürel, sosyal ve ekonomik tercihlerine asla bir engel konulamayacak. Gündemi değiştirmek için yapmadıkları hokkabazlık yok. Neymiş, insanların yaşam tarzına müdahale edilecekmiş. Madem müdahaleden bahsediliyor, şöyle bir geçmişe bakalım. 27 Mayıs, öğrenciler kıyma makinelerine atıldı deniliyor. Tanklarla sadece sokaklardan değil, bir milletin istikbalinden geçtiler. Üniversite önlerinde kurdukları ikna odaklarıyla, genç kızlarımızın yaşam hakkına tecavüz ettiler. İnanç özgürlüğüne darbe vurdular" ifadelerini kullandı.
Yıldırım, diktatörlük tartışmalarına da değinerek "Buradan açıkça ifade ediyorum, malum çevrelerin tedirginlik duyduğu şey tek adam rejimi falan değil. Eğer böyle bir rahatsızlık varsa o zaman işe tek parti döneminden başlamak ve onların hesabını görmek gerek. Tek adam masalını topluma satmaya çalışanlar şunu iyi bilmelidir ki bu anayasa değişikliğinin güçlendirmeye çalıştığı şey, ‘tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet’. Masala bakın, Cumhurbaşkanı keyfine göre Meclis’i feshedecek. Kardeşim, fesih yetkisi yok. Hiç kimsenin fesih yetkisi yok. Seçime götürme yetkisi var" diye konuştu.
Partililer, Yıldırım’ın konuşması esnasında sık sık, "Recep Tayyip Erdoğan" sloganlarını attı.